1 Temmuz 2011 Cuma

Kadının Fendi Erkeği Yendi


Birkaç gündür elimde pankart, üzerimde dizüstü eteğim ve tıkır tıkır pabuçlarımla, yağmurlu sokaklarda, Rita gibi kadınlar için mücadele etmek, koşuşturmak istiyorum. Bisikletimle aceleyle bir yerlere yetişmeyi hayal ediyorum. Kısaca bir süreliğine 1968 yılında yaşayan Rita olmak istiyorum. Ve izlemeyenlere "Made in Dagenham" ya da Türkçe'ye çevrilmiş haliyle "Kadının Fendi"ni izlemelerini tavsiye ediyorum.


Bu aralar filmler ve kitaplar açısında şansım fena halde yaver gidiyor. Tek sıkıntım Can Yayınları'nın 4 TL'lik kitaplarından alamamış olmam. Umarım yarın Garmin'i ikna edersem, kendime doğum günü hediyesi olarak Can Yayınları'ndan 3-5 tane kitap alacağım. Aaaa evet yarın benim doğum günüm. Bayılırım doğum günlerine, sürpriz partilere ve tabi sürpriz hediyelere. Ama her ne hikmetse hiç kimse bana sürpriz yapamaz doğum günümde. Ya gelip sana ne alalım diye sorarlar ya da evde mi dışarıda mı kutlayalım diye, sürprizleri sevdiğimi bilmelerine rağmen, bir çeşit lanet herhalde bu da. Mesela annem dün şöyle bir cümle kurdu, "Seni yarın taksiyle X mağazasının oraya götüreyim de beğendiğin birşeyi al." Ben söylenmeye başlayınca da cevap hazır "Beğendiğin, istediğin birşey olsun diye söylüyorum!"
Garmin ise ayrı bir alem. Kendileri iş arkadaşlarının hobilerine, ilgi alanlarına yönelik hediyeler düşünüp, işyerindeki motivasyon için doğum günlerinin önemli olduğunu iddia ederken, iş benim doğum günüme gelince bir garip oluyor. Aynı markanın, aynı renk ve hemen hemen aynı model hırkasını, bir sene arayla doğum günü hediyesi olarak aldığını ve benim bu durum karşısında sigortalarım atınca "Ama sana bu renk çok yakışıyor," diyerek;bir de haklı çıkmaya çalıştığını söylersem durum anlaşılır herhalde. Dün akşam bir de kalkmış, "Bana istediğin kitapların bir listesini verir misin?" diyor. Gerçi şaka yaptığını iddia ediyor ama yine de... Ayyyyyyy ayyyyy, durduk yere ve kendi kendime sinirlerimi bozuyorum bunları yazarak.
En iyisi kendi kendime doğum günümün ve şu sıralar okumakta olduğum şahane kitabın keyfini çıkarmak; John Fowles'un "Büyücü" adlı romanı, şiddetle tavsiye ederimmmmmmmmm.

1 yorum: