24 Eylül 2014 Çarşamba

Lokum'un Doğum Günü

Lokum'un ileride bu blogdan haberi olur mu bilmem ama kaotik yaşantımızda olur da bugün günlüklerine yazamam diye buraya kızımla ilgili yazayım istedim.

Tombi uzun uğraşlar sonucu bize geldi, aşılama yöntemiyle. Ve bir daha çocuğumuz olmayacağı neredeyse kesindi! Lokum ise kendi kendine geldi. Tam filmlerdeki gibi. Garmin'e yurtdışından döndüğü akşam 'Sana bir sürprizim var, gözlerini kapat' dedim ve ultrason görüntüsünü eline tutuşturdum, kalp krizi geçiriyordu. Hızlı geçti hamilelik ve Lokum'u kucağıma aldığımda herşeyi bilir bir hali vardı, kendi kendine meme emmeye başladı.

Tombi gibi el bebek gül bebek geçmedi ilk yılı. Tombi'nin vurmalarına, kıskançlıklarına maruz kaldı, kalıyor. Maalesef daha çok annem ilgilendi onunla çünkü bir taraftan da Tombi'nin ihtiyaçları sözkonusu. Mesela Tombi'yi hep ben uyuturdum, Lokum gündüzleri genelde hep annemle uyudu.

Neşeli ve güçlü bir kız Lokum. Her ortama hızla uyum sağlıyor. Tombi gibi cilveli değil ama, yabancılara öyle hemencecik yüz vermiyor. Elleri çok becerikli, şimdiden kalem tutup birşeyler çiziyor, çıkartma yapıştırıyor, kendi kendine oynayabiliyor. Hareketleri çooook hızlı. Kendi başına yürümüyor henüz ama elinden tutunca koşarcasına ilerliyor. Yemekle çok arası yok ama kendi kendine yiyebiliyor.

Abisini çılgınca seviyor, onu görünce kahkahalar atıyor ve heeeep onun yanına gitmek istiyor. İkisiyle ilgili tek dileğim var; birbirlerini çok sevmeleri ve iyi anlaşmaları. Gerçi şu anda bu konuyla ilgili umutsuz bir haldeyim ama inşallah severler birbirlerini.

Böyle işte Lokumcum, seni çok seviyorum, iyiki katıldın aramıza, iyiki doğdun. Sağlıklı, mutlu, neşeli, huzurlu, dilediğin şeyleri zevkle yapabileceğin, hayattan keyif alabileceğin, kendin olabileceğin, renkli, güzel nice yılların olur inşallah.

Birtanemsin.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder