3 Kasım 2011 Perşembe

Kuzey Güney

Bugün, dün yazdığım yazıyı okuyunca, yazının başlığını "Almadım" koymadığıma pişman oldum. Amma lüzumsuz bir yazı yazmışım; "Yok şunu almak istedim ama ALMADIM. Yok bunu beğendim ama ALMADIM" vs.



Bugün tam yalnız kalma günü ama maalesef yine annemle beraberim. Umarım aylardır süren birlikteliğimize, en kısa zamanda ara verebiliriz. Bayıldım artık. Kendileri yine mutfakta, şangur şungur birşeyler yaparak yemek pişiriyor. Bu kadar gürültüdense aç gezmeyi tercih ederim. Ve ben de hem yazıp hem de Saba Tümer'in programını izliyorum. Durumum içler acısı. Konukları Demet Akalın ve Alişan. Siz düşünün durumumu.

Dün akşam itibariyle Kuzey Güney'i izledim ve kendimi Kuzey'e çok yakın hissettim nedense. Aslında pek bir ortak noktamız yok ama o talihsiz hali, para kaybedişleri ve sanki lanetliymiş gibi ortalıkta dolaşmaları, kendime kendimi hatırlattı. Gerçi sonlara doğru Kuzey'in işleri biraz açılır gibi oldu. Umarım benimkiler de en kısa zamanda açılır.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder